Haber Arama
Haber Yada Kategori Arayın...
Turgut Karaboyun
Medya alanındaki kariyerime 1996 yılında radyoculuk ile adım attım. Bu süreçte dergi, gazete, çevrimiçi haber platformları, televizyon programları, YouTube haberciliği ve etkinlik organizasyonları gibi çeşitli mecralarda görev aldım. 2007 yılından bu yana ise Pusula Swiss Genel Yayın Yönetmeni olarak, habercilikte doğruluk ve tarafsızlık ilkelerini merkeze alarak, bilgiye ulaşma ve bunu kamusal sorumluluk bilinciyle aktarma görevini sürdürmekteyim.
Vergi adaleti
Yapay zekâ üretiyor, sosyal devlet çöküyor
Yapay zekâ artık hayatımızın her alanında. Yazılım geliştiriyor, haber yazıyor, görsel tasarlıyor, hatta müşteri hizmetleri gibi insan odaklı görevleri üstleniyor. Bu hızlı gelişim beraberinde büyük bir sorun getiriyor: İşsizlik.

Makineler işimizi elimizden alırken, sistemin ayakta kalması için gerekli olan kaynaklar da giderek azalıyor. Bugün sosyal güvenlik sistemleri, emeklilik fonları ve sağlık hizmetleri çalışanlardan alınan vergilerle finanse ediliyor. Ancak çalışan insan sayısı azaldıkça, bu kaynaklar da eriyor.

İşte tam da bu noktada, İsviçreli vergi uzmanı Prof. Xavier Oberson’un önerisi dikkat çekiyor: Yapay zekâdan vergi alınmalı. Çünkü artık sadece insanlar üretmiyor. Kod yazan, müşteriyle konuşan ya da analiz yapan bir yapay zekâ sistemi de ekonomik değer yaratıyor. Fakat bu üretim sürecinde vergi ödemiyor, sosyal sisteme hiçbir katkı sunmuyor. Oysa elde edilen kazanç, giderek daha az kişiyle paylaşılabilir hale geliyor.

Bir diğer ciddi sorun ise gelir dağılımı. Yapay zekâdan en çok kazananlar teknoloji devleri ve küresel şirketler. O halde bu dönüşümden en fazla fayda sağlayanların, toplumsal sorumluluğu da en fazla üstlenmesi gerekmiyor mu?

Bu yüzden öneri basit ama güçlü:
Yapay zekâdan elde edilen kazançlardan daha fazla vergi alınmalı. Bu vergilerle işsiz kalan kesimler desteklenmeli, yeni beceriler kazandırılmalı, geleceğin çalışma modellerine geçiş kolaylaştırılmalı.

Öte yandan yapay zekânın yaygınlaşması, sadece işsizliği değil, aynı zamanda sosyal dayanışmayı da zayıflatıyor. Çünkü mevcut sistem, çalışanların ödedikleri vergilerle emeklilere maaş bağlayan, sağlık hizmetlerini finanse eden bir yapıya dayanıyor. Çalışan sayısı azalırsa, devletler bu yükü nasıl taşıyacak?

Belki de zamanı geldi: Yeni bir ekonomik sistem tartışılmalı.
Yapay zekânın çalıştığı, ürettiği, kâr ettiği bir dünyada insanlar sadece çalıştıkları için değil, yaşadıkları için de temel bir gelire sahip olmalı. Aksi halde teknolojik ilerleme, toplumun büyük bir kesimi için yoksulluğa, dışlanmaya ve çaresizliğe dönüşebilir.

Evet, yapay zekâ konfor sunabilir. Ancak gelir yaratılmadığında, insanlar bu konforla nasıl yaşayacak? Soru basit, ama cevabı büyük: Gelecek herkese mi ait olacak, yoksa sadece algoritmalara mı?

Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Reklam Banner
Diğer Yazıları
2025
Pusula Swiss – Tüm hakları saklıdır.
Özel Haber
Etkinlik
Anasayfa
Yazarlar
Video