
Kurumun X hesabından yapılan bilgilendirmeye göre, deprem saat 22.48’te meydana geldi ve yerin yaklaşık 5,99 kilometre derinliğinde gerçekleşti.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü ise depremin büyüklüğünü 6 olarak belirtti. Ancak Kandilli, sarsıntının derinliğini AFAD’dan farklı olarak 11,4 kilometre olarak duyurdu.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, X üzerinden yaptığı paylaşımda, “Çevre illerde de hissedilen deprem sonrası AFAD ve ilgili kurumlarımızın tüm ekipleri hızlıca sahada tarama çalışmalarına başlamıştır,” ifadelerini kullandı.
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu da sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Süreci yakından izliyoruz. Şu ana kadar bakanlığımıza herhangi bir olumsuzluk bildirimi yapılmamıştır,” dedi.
AFAD, ana sarsıntıdan iki dakika sonra 4,2 büyüklüğünde bir artçı depremin meydana geldiğini de bildirdi.
Büyüklük farkının nedeni ne?
Depremlerin büyüklük değerleri kurumdan kuruma farklı açıklanabiliyor. Bunun nedeni, kullanılan ölçüm yöntemleri ve istasyon dağılımlarındaki farklılıklar.
AFAD genellikle ML (yerel büyüklük / Richter ölçeği) veya bazı durumlarda Mw (moment büyüklüğü) ölçümünü kullanıyor. Kandilli Rasathanesi ise çoğunlukla ML değerini paylaşıyor, ancak daha sonra Mw değerine güncelleme yapabiliyor.
ML değeri daha çok küçük ve orta şiddetteki, sığ depremlerde kullanılıyor ve bu tür depremlerde bazı değişkenlikler görülebiliyor. Mw ise fay hattında açığa çıkan gerçek enerjiyi esas alıyor.
Ayrıca her kurumun sismik istasyon sayısı ve bu istasyonların konumu farklı olduğu için, depremin ilk anlarında yapılan hesaplamalar sınırlı verilere dayanıyor. Dakikalar içinde yeni veriler geldikçe büyüklük ve derinlik değerleri revize edilebiliyor.
Bu nedenle, AFAD’ın 5,9 kilometre, Kandilli’nin ise 11,4 kilometre olarak açıkladığı derinlik farkı; yerel jeolojik yapı, dalga hızları ve ölçüm istasyonlarının konumundan kaynaklanabiliyor.







