
Yeraltı sularında endişe verici artış
Normalde Basel’deki yeraltı suyunun yıllık ortalama sıcaklığı 10–11 derece olması gerekirken, ölçümler 15 dereceyi, bazı bölgelerde ise 18–21 dereceyi gösteriyor. Eawag Su Araştırma Enstitüsü’nün yayınladığı verilere göre, bu eğilim yalnızca Basel’e özgü değil; İsviçre’nin birçok kentsel bölgesinde yeraltı suları giderek ısınıyor.
Bakteri riski ve klorlama ihtimali
Zaten uzun süredir tarım kaynaklı nitrat ve pestisitlerle yük altında olan yeraltı suları, şimdi de sıcaklık nedeniyle risk taşıyor. 20 derecenin üzerindeki sularda bakterilerin hızla çoğalması, içme suyunun klorlanmasını gerektirebilir. ABD, Fransa ve İtalya’da yaygın olan bu uygulamanın İsviçre’de de gündeme gelmesi olasılık dahilinde. Ancak uzmanlar, klorlu suyun hem tat hem de sağlık açısından sorun yaratabileceğini vurguluyor.
Isınmanın nedenleri
Isınmanın başlıca sebebi, şehir altyapısı ve insan faaliyetleri. Yeraltına inşa edilen otoparklar, laboratuvarlar ve veri merkezleri ciddi ölçüde ısı yayıyor. Özellikle otoparklara girip çıkan araçların motor sıcaklıkları doğrudan yeraltı suyuna etki ediyor. Ayrıca bazı hastaneler ve büyük işletmeler, yaz aylarında binalarını serinletmek için yeraltı suyunu kullanıyor; soğuk çekilen su, ısınmış halde geri veriliyor.
Yasal sınırlar ve geleceğe dair çözümler
Mevcut su koruma yasası, yeraltı sularının insan kaynaklı faaliyetlerle doğal seviyelerinin üç dereceden fazla ısınmasını yasaklıyor. Ancak parlamentoda bu yasanın esnetilmesi tartışılıyor.
Uzmanlar, soğutma amaçlı yeraltı suyu ısı pompalarının teşvik edilmesini öneriyor. Bu sistemler, tıpkı jeotermal sondalar gibi çalışarak suyun hafifçe soğumasını sağlıyor ve enerji açısından da sürdürülebilir bir çözüm sunuyor.