
Saberton, Gazze ve işgal altındaki Batı Şeria gezisinin ardından New York’taki BM Genel Merkezinde düzenlediği basın toplantısında izlenimlerini paylaştı.
“Gazze’de gördüklerime kimse hazırlıklı olamaz”
UNFPA adına Gazze’ye yapılan ilk üst düzey ziyareti gerçekleştirdiklerini söyleyen Saberton, şunları ifade etti:
“Gazze’de karşılaştığım manzaraya kimse hazırlıklı olamazdı. Şehir neredeyse tamamen yıkılmış durumda; kilometrelerce uzanan moloz ve toz içinde ayakta kalan bina sayısı çok az. Her şey sanki bir felaket filminin sahnesi gibiydi ama bu gerçek. Gördüklerimi unutamayacağım.”
Saberton, bölgede her dört kişiden birinin açlıkla mücadele ettiğini, bu rakama özellikle gebeler dahil 11 bin 500 hamile kadının da girdiğini belirtti. Açlığın, hem anne hem de bebekler için ciddi bir tehdit oluşturduğunu vurguladı.
“Gazze’de normal doğum diye bir şey kalmadı”
Gazze’deki hastanelerin yüzde 94’ünün hasar gördüğünü ya da yıkıldığını aktaran BM yetkilisi, “Gazze’de artık normal doğumdan söz etmek mümkün değil. Kadınlar, çoğu zaman çadırda dahi mahremiyet olmadan ya da yol kenarındaki moloz yığınları arasında doğum yapıyor” dedi.
Erken doğum ve düşük oranlarının yaklaşık yüzde 70’e ulaştığını, her üç hamilelikten birinin “yüksek riskli” olduğunu söyleyen Saberton, sağlık altyapısının çökmesi nedeniyle pek çok annenin ve bebeğin hayatının tehlikede olduğunu dile getirdi.
“Gazze’deki ölümler ABD’ye oranlansa 39 milyona denk gelir”
Saberton, Gazze’deki insan kaybının boyutuna dikkat çekerek, “Yaklaşık 70 bin ölü, 250 bin yaralı olduğu tahmin ediliyor; bu, nüfusun yüzde 11’i demek. Eğer bu oranı ABD’nin nüfusuna uygularsak, bu 39 milyon insanın ölmesine denk gelir” ifadelerini kullandı.
İsrail saldırılarının yalnızca fiziksel yıkım yaratmadığını, aynı zamanda “nesiller boyunca sürecek psikolojik yaralar” açtığını belirten Saberton, özellikle genç nüfusun yüzde 70’inin depresyon ve anksiyete sorunları yaşadığını kaydetti.
“Gazze’de kalıcı ateşkes şart”
Gazze’de ilan edilen ateşkesi “küçük bir umut ışığı” olarak nitelendiren Saberton, ancak süregelen saldırıların insanların yeniden korku ve belirsizlik içine sürüklendiğini söyledi. “Acilen kalıcı bir ateşkes gerekiyor” diyerek uluslararası topluma çağrıda bulundu.
Batı Şeria’daki duruma da değinen BM yetkilisi, “Batı Şeria’da yaşam, kontrol noktaları ve bariyerlerle çevrili. Günlük hayat tamamen kısıtlanmış durumda” dedi.
“Dünya artık sırtını dönemaz”
“Artık dünya ne Gazze’ye ne de Batı Şeria’ya sırtını dönebilir” diyen Saberton, Filistinlilerin sadece hayatta kalmakla değil, onurlu ve güvenli bir yaşam sürmekle de hak sahibi olduklarını vurguladı.
“Gazze’ye girebildiğim için şanslıyım”
UNFPA yetkilisi, Anadolu Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, daha önce vize sorunları nedeniyle Gazze’ye gidemediklerini belirtti.
Bu kez yalnızca 5 saat kalabildiğini söyleyen Saberton, “BM sisteminde üst düzey bir görevdeyim, buna rağmen Gazze’ye girmek için saatlerce sınırda bekledim ve erken çıkmamız gerektiği söylendi. Yine de girebildiğim için kendimi şanslı hissediyorum” dedi.
Saberton ayrıca, işgal altındaki Batı Şeria’da 5 gün kaldığını ve UNFPA’nın Filistin genelinde 57 çalışanı, bunların 16’sının Gazze’de bulunduğunu açıkladı.







