
Teknoloji şirketleri ve sektör grupları, Avrupa Komisyonu’nun yapay zeka ve bulut teknolojilerine yönelik yeni düzenlemelerinin -özellikle Avrupa dışındaki firmalar açısından- fazla kısıtlayıcı olabileceğinden endişe duyuyor.
Komisyon, Nisan ayında “Yapay Zeka Kıtası Eylem Planı” kapsamında yapay zeka ve bulut teknolojilerini kapsayan yeni bir girişim planladığını açıklamış ve bunun ardından paydaşlardan görüş toplamaya başlamıştı. Amaç, Avrupa’daki şirketlerin yapay zeka araçlarını daha yaygın kullanmasını teşvik etmek.
Komisyon, Avrupa’da mevcut bulut ve bilişim altyapısının, yapay zeka temelli talebin hızla artmasıyla birlikte, ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını belirtiyor. Şu anda Avrupa’daki şirketler büyük ölçüde Microsoft ve AWS gibi ABD’li firmalara bağımlı durumda.
Danışma metninde, “Avrupa merkezli, rekabetçi, yeterli ölçeğe sahip ve özellikle yüksek güvenlik gerektiren sektörlerin ihtiyaçlarını karşılayacak bir bulut hizmeti sunumunun eksikliği” sorununun çözülmesinin hedeflendiği vurgulandı.
Şirketler daha güçlü bir Avrupa bulut altyapısı fikrine destek verirken, “egemenlik” kavramının nasıl tanımlanması gerektiği konusunda endişelerini dile getiriyor. Örneğin Almanya’nın dijital endüstri derneği Bitkom, odak noktasının “seçim özgürlüğü, dayanıklılık ve çeşitlendirme” olması gerektiğini savundu.
Microsoft da benzer bir görüş bildirerek, “kısıtlayıcı politikalar ya da önlemler getirmek yerine, AB’nin tedarik zincirlerini çeşitlendirmeye odaklanması gerektiğini” ifade etti. Şirket, bu yaklaşımın hem hükümetlerin hem müşterilerin “açık ve rekabetçi bir pazarda kendi ihtiyaçlarına uygun sağlayıcıyı; yönetişim, risk yönetimi, güvenlik, şeffaflık ve performans gibi nesnel kriterlere göre seçmelerine” olanak tanıyacağını belirtti.
Yazılım sektörünü temsil eden BSA (Software Alliance), çok katı şartların uygulanmasının “Avrupalı müşterilerin kendi ihtiyaçlarına uygun hizmetleri seçme yetilerini ciddi şekilde sınırlayabileceği” uyarısında bulundu. Kuruluş, “Birçok Avrupa şirketinin hâlihazırda teknik performans, maliyet veya hizmet özellikleri nedeniyle Avrupa dışı sağlayıcılara yöneldiğini” ekledi.
Alman internet endüstrisi birliği Eco ise, “Alınacak önlemlerin şeffaf ve orantılı olması gerektiğini, uluslararası bulut sağlayıcılarının yalnızca coğrafi gerekçelerle dışlanmaması gerektiğini” savundu.
Avrupa Komisyonu bu danışma sürecinde çoğunluğu Almanya, İspanya ve Belçika’dan olmak üzere 130’dan fazla görüş aldı. Danışma süreci perşembe günü sona eriyor. İlgili yasal teklifin aralık ayında açıklanması bekleniyor.
“Yapay Zeka Kıtası Eylem Planı”nın diğer başlıkları — altyapı, veri erişimi, bulut, beceri geliştirme ve bürokrasinin azaltılması — hakkında da ayrı danışma süreçleri devam ediyor.
Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen’in Şubat ayında Paris’te duyurduğu plana göre, amaç Avrupa'nın geleneksel sanayilerini 'yapay zeka inovasyonunun ve hızlanmasının güçlü motorlarına' dönüştürmek.
Bu arada Avrupa Parlamentosu da Avrupa’nın teknoloji alanında egemenliğini artırmak ve Avrupa dışı sağlayıcılara olan bağımlılığı azaltmak için bir rapor üzerinde çalışıyor. Bu raporun da Komisyon’un yürüttüğü çalışmalara katkı sağlaması bekleniyor.