Araştırmacılar, bu ağın iki yaygın örümcek türünde kolonyal davranışın ilk kanıtı olduğunu ve muhtemelen dünyanın en büyük örümcek ağı olabileceğini belirtiyor.

Subterranean Biology dergisinde 17 Ekim’de yayımlanan çalışmada, mağaranın sürekli karanlıkta kalan bölümünde “olağanüstü” bir koloni bulunduğu vurgulandı. Ağ, dar ve alçak tavanlı bir geçidin duvarı boyunca 106 metrekareye yayılmış durumda. Yapının, binlerce huni biçimli dokudan oluşan karmaşık bir sistem olduğu ifade edildi.

Araştırmanın başyazarı, Transilvanya’daki Macar Sapientia Üniversitesi biyoloji profesörü Istvan Urak, keşfin iki örümcek türünde kolonyal davranışın ilk somut kanıtı olduğunu ve büyük olasılıkla dünyanın en geniş örümcek ağına işaret ettiğini söyledi. Urak, Live Science’a gönderdiği e-postada, bu doğa olayının hayranlık ve saygı uyandırdığını belirtti ve deneyimi ancak bizzat gözlemlemenin anlaşılabileceğini ekledi.

Koloni, yeraltı suyundaki hidrojen sülfürün oksitlenmesiyle oluşan sülfürik asit boşluklarına sahip Kükürt Mağarası’nda bulunuyor. Araştırmacılar, ağın ilk olarak 2022 yılında Çek Speleoloji Derneği üyeleri tarafından fark edildiğini, ardından 2024’te bilim insanlarının daha detaylı incelemeler yaptığını belirtti.

Analizler, koloni içinde iki tür örümceğin yaşadığını ortaya koydu: Ahır veya ev örümceği olarak bilinen Tegenaria domestica ile Prinerigone vagans. Urak ve ekibi, yaklaşık 69.000 T. domestica ve 42.000’den fazla P. vagans olduğunu tahmin ediyor. DNA analizleri de bu tahminleri doğruladı.

Urak, Kükürt Mağarası örümcek kolonisinin şimdiye kadar kaydedilen en büyük kolonilerden biri olduğunu vurguladı. Daha önce bu türlerin bu kadar büyük sayılarda ve birlikte çalıştıkları bilinmiyordu. Mağaranın iki ülke arasındaki konumu, koloninin korunmasını önemli kılıyor. Araştırmacılar, koloni hakkında daha fazla ayrıntı ortaya çıkaracak yeni bir çalışmanın hazırlığında.