
Gelişen teknolojiyle birlikte hayatımızın her alanına nüfuz eden yapay zeka (YZ), şimdi de insan zihninin en gizemli alanlarından biri olan rüya yorumlarına el atıyor. Peki, yapay zeka gerçekten rüyaları yorumlayabilir mi?
Rüyalar yüzyıllardır insanlar için bir merak konusu. Antik uygarlıklardan günümüze kadar rüyaların ilahi mesajlar mı yoksa bilinçaltının bir yansıması mı olduğu tartışıldı. Günümüzde ise bu gizemli dünyayı anlamlandırmak için teknolojiden, özellikle de yapay zekadan faydalanılıyor.
Bazı yapay zeka uygulamaları, kullanıcılardan rüyalarını yazılı olarak girmelerini istiyor ve ardından psikolojik, sembolik ve kültürel analizler yaparak yorum sunuyor. Bu sistemler, geniş metin veri tabanlarından beslenerek rüya sembollerine dair geçmişteki anlamları ve modern psikolojiye dayanan çıkarımları birleştirebiliyor.
Ancak uzmanlara göre, yapay zekanın bu alandaki yorumları henüz kişiselleştirilmiş derin analizler sunmakta yetersiz. Klinik psikolog Dr. Aslı Demir’e göre, “Rüyalar kişinin yaşam deneyimi, duygusal durumu ve geçmişiyle sıkı sıkıya bağlantılıdır. Yapay zeka genel geçer bilgiler sunsa da, rüyanın bireye özgü anlamını tam olarak kavrayamaz.”
Bununla birlikte, YZ’nin rüya yorumlarındaki potansiyeli tamamen göz ardı edilmiyor. Özellikle kişisel günlük verilerle entegre çalışan sistemler, kişinin ruh hali, stres seviyesi veya günlük yaşantısıyla bağlantı kurarak daha isabetli analizler yapabiliyor.
Sonuç olarak, yapay zeka şu an için rüyaları bir uzmanın yerine geçecek şekilde değil, ama kılavuzluk edecek biçimde yorumlayabiliyor. Gelecekte bu sistemlerin daha da gelişerek kişisel farkındalığı artıran araçlar haline gelmesi bekleniyor.